CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Beykoz Belediye Başkan adayı Alaattin Köseler, Beykoz’da halkla buluştu.
EKOPOLİTİK | Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Beykoz İlçe Belediye Başkan adayı Alaattin Köseler ve CHP Ümraniye Belediye Başkan adayı Aykut Erdoğdu ve ile birlikte ilçe turlarına katıldı. Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu, iki ilçe yollarında vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. Özel, İmamoğlu ve Köseler, ilçe turunu Paşabahçe Meydanı’nda düzenlenen halk buluşması ile noktaladı.
Özgür Özel: 94 Ruhu İstanbul’a İhanetin Başlangıç Günüdür
İptal edilen 31 Mart 2019 İstanbul seçimlerini hatırlatan Özgür Özel, “Küçük farkı bile önce hazmedemediler. Hilelerle seçimi elimizden almak istediler. Sonra ‘Hadi bir daha’ dediler. İstanbul’un iradesine el konulmak istediğini görenler ne yaptı? ‘Haziran’da Osmanlı tokadı vuracağız’ diyenlere, demokrasi tokadını bir vurdu. Akılları başlarına geldi” şeklinde konuştu. “Ekrem Başkan, İBB Başkanı olduğundan beri, İstanbul’un üstünde bir helikopterin içinde Tayyip Bey gezemiyor” diyen Özel, şunları söyledi:
“Gezip de yanındaki İBB Başkanı’na, ‘Bu arsa kimindi’, ‘Bizim efendim.’, ‘Katarlılara verdim.’ ‘Bu arsa kimindi’, ‘İBB’nin efendim’, ‘Ben bunu Birleşik Arap Emirlikleri’ne söz verdim’, ‘Ya arsa kalmadı mı’, ‘Kalmadı efendim’, ‘O zaman bir kanal daha açalım. Etrafını Katarlılara satalım.’ Bunların hepsi bitti.
Şimdi Murat Kurum’a soruyorlar; ‘Kanal İstanbul hakkında ne düşünüyorsunuz?’ Baktı ki Ekrem Başkan’ın sloganını İstanbul benimsemiş, ‘Ya kanal ya İstanbul’ demiş. Diyor ki ‘İstanbul’un sorunlarını konuşalım. Bunu niye gündeme getiriyorsun. Neden Kanal İstanbul konuşalım’. Kardeşim Kanal İstanbul’u sen söyledin. Senin reisin söyledi. Recep Tayyip Erdoğan söyledi. Bu ihanet projesini de işte Ekrem Başkanımız durdurdu. Eğer 5 yıl önce Ekrem Başkan değil de o zamanki Tayyip Bey’in adayı Binali Bey olaydı, kalan bütün arsalar gitmişti. İstanbul’un boğazına hançer girmişti. Kanal İstanbul’u yapmışlardı. Her tarafını da Katarlılara satmışlardı.
İstanbullu Ekrem Başkan’a oy vererek, Beykozlu Alaattin Köseler’e oy vererek sadece kimin belediye başkanı olacağına karar vermeyecek. Beykoz’un ve İstanbul’un yeniden ihanete uğramasını engel olacak, izin vermeyecek.”
“Çıkmışlar, tekrar oy istiyorlar” diyen Özgür Özel, “Hatta 94’te kazanmış ya, ’94 ruhuyla’ diyorlar. Kardeşim, 94 ruhu dediğin nedir? Ankara’da Melih Gökçek belediyeciliğidir. Burada, o günden itibaren İstanbul’a ihanetin başlangıç günüdür. Ben demiyorum. Tayyip Bey diyor. Diyor ki ‘Biz yatay mimari yapamadık. Dikey mimariyi tercih ettik. İstanbul’a hançerleri sapladık. Ve burada benim de suçum var.’ Doğru söylüyor. Rakamı söyleyeyim mi? O geldiğinde İstanbul’da kaç gökdelen vardı? 4. O giderken kaç vardı? Tam 247. İstanbul’a 247 tane hançer saplayanın, bundan sonra İstanbul’a vereceği hiçbir şey yoktur. Uzak dursunlar. Gölge etmesinler yeter.” şeklinde konuştu.
Ekrem İmamoğlu: ‘Beykoz, Kimsenin Tapulu Malı Değil Kardeşim’
Buluşma öncesinde ekibinden, 4,5 yıl içinde Beykoz’a kaç kez geldiğinin bilgisini kendisiyle paylaşmalarını istediğini aktaran Ekrem İmamoğlu, “Ama hani öylesine, toplantı vesaire değil. Şantiyeye, köylere, denetime, temel atmaya ya da bir sürecin başlangıcını yapmaya ya da açılış yapmaya… Tam 17 kez gelmişim. Diğerlerini saymıyorum. İnanın 17, 20, 25, 30, 49 kez gittiğim ilçe var. Bu ilçeye en az -ki Alaattin Köseler’in atacağı temeli, yapacağı açılış saymıyorum- İBB adına en az 30 kez, 40 kez geleceğim, daha çok çalışacağım” dedi.
Beykoz’un gerçek potansiyelini 23 Haziran 2019’da gösterdiğini kaydeden İmamoğlu, “Beykoz, kimsenin tapulu mülkü değil kardeşim. Beykoz, Beykozlunun. Oyalamaca yok. Her hep birlikte Büyükşehirde de Beykoz’da da hep beraber güçlü ittifakımızın karşılığını alacağız. Bizim ittifakımız halk ittifakı, halk. İstanbul ittifakı” diye konuştu.
Başta Anadolu Hisarı’nın restorasyonu olmak üzere Beykoz’da birçok farklı alanda yaptıkları hizmetlerin özetini sunan İmamoğlu, “Beykoz Sosyal Tesisleri Kır Bahçesini vatandaşlarımızla buluşturduk. Mutlaka kır bahçesini görün. Bakın orası, işgal altında bir yerdi. İşgal altında bir yeri temizledik, boşalttık. Millete ait olan yeri, millete verdik. Biz milletin yerini millete, milletin parasını millete veriyoruz kardeşim. Bizim başka bir yolculuğumuz yok” şeklinde konuştu. İSKİ’nin Beykoz’da 3,5 milyar liralık yatırım yaptığı bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Çubuklu’daki siloları, akaryakıt tanklarını biliyorsunuz değil mi? Orada muhteşem kütüphaneler geliyor. Muhteşem sosyal tesis geliyor. Müzeler geliyor, çocuk oyun alanları geliyor, konser alanı geliyor. Yıllarca, acaba kim için bekletiyorlardı, bilmiyorum ama biz orayı da millete açıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Beka meselesi sayılacak çok sorunu var ülkenin” diyen İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
“Ekonomik sorunu var; doğru mu? Enflasyon almış başını gidiyor; doğru mu? Emeklilerimiz çok sıkıntıda; doğru mu? ‘Aç’ diyor. Aç, haklı. Biz, Kent Lokantasını bu şehrin her noktasını açacaktık zaten. Devam ediyoruz. Ama artık Kent Lokantası, vallahi billahi insanlarımızın açlığını ya da bir lokantaya gidemeyişini, bir öğle yemeği yiyemeyişini bile karşılaması noktasında önemli bir proje oldu. Beykoz’a da Kent Lokantası geliyor.
Hiç merak etmeyin. Bakın; hayat pahalılığı… En büyük paramız 200 lira değil mi? 200 lirayı, 14 sene önce bu hükümet çıkardı. 14 sene önce 200 lira, 130 dolar yapıyordu. Dün akşam arkadaşlarım, raporunu çıkarttılar. Şu anda 6,5 dolar yapıyor. Öğlene doğru arkadaşım beni aradı, ‘Başkanım, belki de bugün 6 dolara düşecek’ dedi. 130 dolar nere, 6 dolar nere? Hani bunu diyordu ya ‘Nereden nereye.’ Nereden nereye!”
‘200 Lira İlk Çıktığında 200 Ekmek Alınıyordu’
“Bakın bir gerçek daha söyleyeyim size. Değer kaybı, yüzde 1200’den fazla. Bakın en güçlü değer kaybını söylüyorum size. 200 lira ilk çıktığında, 500 ekmek alıyordu. Doğru mu? Şu anda 50 ekmek alabiliyor, 50 ekmek. 500 ekmek… 50 ekmek… 200 lira, 41 kilo tavuk alıyordu. Şimdi 1,5 kilo tavuk alamıyor. Belki de 1 kilo. İşte biz bu yüzden, İstanbul’da sosyal yardımları 6 kat arttırdık.
Diyorlardı ya, ‘Yardımları bunlar gelince keserler.! Biz 6 katına çıkarttık. Anne Kart’ı biz çıkarttık. Halk Süt’ü biz dağıttık. Anne Kart, tam 650 bin annenin cebinde var. Helali hoş olsun. Onlar annelerimizin hakkı. Kreşlerimizi açtık. Onun için yeni dönemde bu tür yardımlarımızı ve desteklerimizi arttırmaya devam edeceğiz. Bakın 100 bin öğrenciye üniversite bursu verdik. Şimdi bu Eylül ayından itibaren, 100 bin öğrenciye tam 15’er bin lira burs vereceğiz. Yeni dönemde öğrenci yurt sayımızı, tam 15 bin kişi kapasiteye biz çıkaracağız.”
“Kimseyi oy verdi, vermedi diye ayırt etmedim, etmeyeceğim. Hak edenin hakkını vereceğiz. Hakkınızı yedirmeyeceğiz. Ne dedim? ‘Hak yemem, kimsenin hakkını da yedirmem kardeşim.’ Ayrımcılık yapmayacağız. Şunu söyleyeyim; İstanbul’da insanları bir kez bile aldatacağıma, 10 tane, 100 tane seçim kaybederim kardeşim. Ama bunlar insanları bin kere aldatıp, bir kez seçim kazanmak isterler. Her türlü kılığa girerler. Her türlü kötülüğü yapmaya gayret ederler. Yalan, dolanı, iftirayı işin içine katarlar. Ama bu millet, aldanmaz kardeşim.
Bu millet aldanmayacak. Hep birlikte 16 milyon İstanbullu ve Beykozlular olarak, 31 Mart’a hazır mıyız? Alaattin Köseler’e oy vermeye Beykoz hazır mı? İstanbul’u kazanmaya hazır mı? Meclisi kazanmaya hazır mı? Ne yapacağız? Çok çalışacağız. El el gezeceğiz. Kapı kapı gezeceğiz. Herkesle konuşacağız. Herkesin elini sıkacağız. Güler yüzlü başkanlar, dürüst başkanlar, ahlaklı yönetimler istiyoruz diyeceğiz.”